Çocukların yaşamından, bazı sorunların kaynağı ve çözümü konularında bilgiler aktarılırken hep annelerden bahsedilir. Baba gizli, unutulmuş bir kahramandır. Oysa her çocuk bir babayla dünyaya gelir. Annenin bebeğe yaklaşımı kadar babanın da yaklaşımı son derece önemlidir.
Dinleyen ve anlamaya çalışan baba, kızan ve uzak duran babadan daha etkilidir.
Prof. Dr. Psikiyatrist Bengi Semerci: “Yazılarda, çalışmalarda ebeveyn kelimesi nerede ise anne ile eş değer tutulmaktadır. Adeta baba ailedeki rolü konusunda çok az şey söylenebilecek, belirsiz adam olarak kalmıştır. Böylece çocuğun sosyal ve duygusal gelişimi ile babanın ruh sağlığı ve ilişki biçimi arasındaki bağlantılar ihmal edilmiştir.” diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor:
Kültürlere göre farklılıklar görülmekle birlikte, babanın geleneksel rolü “ekmek kazanıcısı” olarak belirlenmiştir. Böylece baba; aynı zamanda koruyucu, güven verici ve otorite olarak tanımlanmıştır. Bu babanın, biyolojik baba olması gerekmez. Baba görevini yapan, evlat edinen baba, dede vb. kişiler de olabilir.
Hamilelik Döneminde Baba
Bebek bekleme sürecinde babanın, bebeğini istemesi ve eşine karşı yaklaşımı bebekle babanın ilk etkileşimidir. Evliliğinde sorun olan, eşi tarafından desteklenmeyen anne ebeveynliğe daha zor alışır. Eşinizle, kontrollere katılmanız, bebeğinize yapılan hazırlıklarda aktif rol almanız, bebeğinizin bakımına ilişkin bilgiler edinmeniz, bebeğiniz ile ilk “baba” bağlarınızın kurulmasını sağlar.
Bebeklik Döneminde Baba
Bebeğiniz doğduktan sonra bakımına ve eğitimine etkin katılım bağı sıkılaşır. Aslında yapılan değerlendirmeler, babaların çocuk bakımına aktif katılımından hoşlandığını göstermektedir. Buna rağmen, bunu yapan baba sayısı oldukça azdır. Bunu engelleyenin de babalara öğretilmiş yanlış “baba rolü” mü yoksa bebek doğar doğmaz etrafını saran kadınlar ordusu mu olduğu tartışılır. Babalar, bu konuda tamamen masum değildir. Bir kısmı çocuklarla ilgilenmenin annelerin işi olduğuna ilişkin almış olduğu öğretiler nedeniyle, bir kısmı da beceremem korkusuyla çocuklardan uzak durmaktadırlar.
Bebeklik döneminde sağladığınız ilişki, çocuğunuzun güven duygusunun, etkileşiminin ve korunma duygusunun gelişimine katkı sağlar. Babalar bu ilişkiyi kuramadıklarında, annelerle çocukların ilişkileri daha bağımlı bir ilişki haline gelmektedir. Bu da çocukların sağlıklı gelişimini engeller. Bu durum erkek çocuklarda daha belirgindir.
Çocukluk Dönemi
Çocuğun gelişimi için “babanın” önemi yadsınamaz. Erkek çocuk için bir özdeşim modeli, erkekliği öğreneceği hocası olmasının yanı sıra hem erkek hem de kız çocuk için aile olmanın, paylaşımın, güvenin ve sevginin temellerindendir. Çünkü baba sadece maddi bakım için değil, ruhsal gelişim için de gereklidir. Dinleyen ve anlamaya çalışan baba, kızan ve uzak duran babadan daha etkilidir. Çocuğunuz, ona yakın ve paylaşan bir babayla sağlıklı özdeşim yapabilir. Çocuğunuzla geçireceğiniz her an, birlikte yapacağınız her aktivite onun gelişimi için çok önemlidir. Ona ayırmadığınız zamanlar çocuğunuzun gelişimi için kayıp, sizin için de bir daha asla yakalayamayacağınız bir yaşam parçasıdır.
Çocuklar kadın ve erkek olmayı anne ve babalarıyla özdeşim kurarak öğrenirler. 3 yaş civarında kız çocuklar annelerini taklit etmeye, makyaj malzemelerini gizlice kullanmaya, onların elbise ve ayakkabılarını giymeye çalışırlar. Erkek çocuklarda baba gibi konuşma ve yürümenin yanında, onunla tıraş olmak gibi taklit davranışları da gösterirler. Bu dönemde çocukların özdeşim yapabilecekleri bir model yoksa ya da model uygun değilse, yani anne veya baba çocukla ilişki kurmuyor, uzak duruyorsa çocuk karşı cinsle özdeşim kurabilir. Özdeşim modelinin anne ya da baba olması şart değildir. Anne ya da baba yerine geçebilecek bir kadın ve erkek modeli de çocuğunuzun sağlıklı özdeşim yapmasını sağlayabilir.
Kız ve erkek çocuklar bir yandan bu özdeşimi kurmaya çalışırken bir yandan da karşı cinsten olan ebeveyne hayranlık duyarlar. Anne babanın arasına girmeye, dikkatleri kendi üstlerine çekmeye çalışırlar. Bu dönemde sık duyulan konuşmalardan biri kız çocukların babalarına, erkek çocukların da annelerine “Büyüyünce seninle evleneceğim.” demesidir. Eğer bu konuşmalarda çocuğunuz aşırı utandırılırsa, cinsel gelişimine ilişkin ciddi sorunlar yaşar. Benzer şekilde bu duygunun aşırı desteklenmesi de sorunlar yaratır. Bu durumda en uygun yanıtınız: “Biliyorum beni çok seviyorsun, ben de seni çok seviyorum ama çocuklarla anne ve babalar evlenmezler.” olmalıdır. Bu soruya “Terbiyesiz, bir daha duymayayım ya da “Tabi canım evleniriz.” şeklinde yanıt vermeniz çocuğunuzu kargaşaya sürükler. Benzer şekilde bu yaşlarda çocuğunuzu dudağından öpmeniz, onların yanında sakınmadan bedeninizi göstermeniz uygun olmaz. Bu durum, çocuğunuzun kuralları yanlış öğrenmesine ve gelişiminde kargaşanın olmasına neden olur.
Devamı
Çocuklar Babalarından En Çok Zaman İstiyor
Babalara Öneriler
Çocuğunuz Cinsel Kimliğini Öğrenirken